Ülkemiz Amerikan emperyalizminin gizli sömürgesi-işgali altında bir ülkedir ve Oliğarşik dikta tarafından emperyalizm adına emekçi halkımız sömürülmektedir.Türkiye proleteryasının ve halkımızın iş-gücünden elde edilen, artı-değerin aslan payına emperyalist tekeler el koymaktadır.
Faşist T.C Oligarşisi AKP kabinesi eliyle temsili demokrasiyi rafa kaldırarak sömürge tipi faşizmin 1990 lardaki savaş konseptine geri dönmüştür. işçi sınıfı ve emekçi halkımızın en küçük bir hak, özgürlük ve demokrasi talebini ise faşist devlet, polisi- ordusu, mahkemeleri ve hapishane aygıtları aracılığı ile zorbaca bastırmaktadır.
Faşist T.C devleti; sömürgesi Bakur Kürdistan’ında ise, taşeron-tetikçi, kontra çeteleri ve emeğin Avrupa’sının ve emperyalist anayurtların gözleri önünde, Hitler faşizmine rahmet okutacak insanlık dışı bir vahşet operasyonu sürdürmektedir.
Kürt ulusu-halkı, tankla-topla, toplu olarak katledilmektedir. katliamlara sesiz ve seyirci kalmayan aydınlar, sanatçılar,akademisyenler ve devrimci gençlik ise faşizmin mahkemelerince tutuklanarak zindanlara atılmaktadır.
Ülkemiz; emperyalizmin boyunduruğu altında olduğu müddetçe ve Kürdistan sömürge kaldığı sürece bu çark dönmeye devam edecek.
Çark dönmesine devam edecek, hükümetler birbirini takip edecek, bugün İslamcı-Turancı AKP faşizmi, yarın Atatürkçü-Laik CHP faşizmi, ertesi gün Irkçı-Milliyetçi MHP faşizmi. bu tekrar hep sürecek.
Emperyalizmin işgali altındaki ülkelerde bu çark hep böyle döner. Ülkemizde’de parçalanana kadar hep böyle dönecektir. (Mahir Çayan)
Artık; yönetenler eskisi gibi yönetememekte yönetilenlerde ise eskisi gibi yönetilmek istememektedir.
Bu durum hep böyle sürüp gidecek midir?
HAYIR!
BİN KERE HAYIR!
Bu durum, böyle süregidemez. artık isyan etmek, silaha sarılmak, işgalci düşmanı alaşağı etmek için harekete geçmek zamanı gelmiştir.
Onların; bugün büyük görünen güçleri ve imkanları bizlere vız gelir. Onlar bir avuç, biz ise milyonlarız. Kaybedeceğimiz hiç bir şey yoktur ama kazanacağımız koca bir dünya vardır. (Mahir Çayan)
Artık misak-ı miliyeci düzen dikiş tutmaz, sağdan-soldan bu düzenin savunucuları tarih karşısında mahkum olmuşlardır. Emperyalizmin soldaki uzantıları kuav-ı milliye ittifakı Kızılderenin ruhunu ve özlemlerini artık, daha fazla istismar edemezler.
Artık yeni jenerasyon devrimci kuşaklar, partimizin önderi mahir çayan’ın. tarih perspektifine ve kesintisizlerde sentezlenen stratejik bakışının devrimci özüne yeniden bakmalıdır. Bu devrimci sorumluluk tarihin çehresini halklarımızın devrimci birliği ve kardeşliği doğrultusunda yeniden şekillendirecek.
Bağımsızlığın sembolü Deniz Ğezmiş’in yaşasın Türk ve Kürt halklarının kardeşliği sloganı Kızıldere gerçekleşen devrimci birliğin tutumunu, siper yoldaşlığın ete kemiğe bürünmüş tavrını, Bağımsız Türkiye-özgür Kürdistan şiarı ile yeniden anlamlandıracak. ve halklarımız eşit, özgür ve barış içersinde kardeşçe yaşayacak. tek devrimci seçenek budur.
İşte bu yüzden; Ülkemizde emperyalizmi kovmak ve onun adına emekçi halkımızı köleleştiren faşist devletini parçalamak, işbirlikçi tekelcilerinin halkımızın sırtından elde ettiği artı-değeri kamulaştırmak, Bağımsız, Demokratik ve Sosyalist bir ülke kurmak Parti- Cephe’nin stratejik hedefi budur.
İşte biz bu tarihsel gerçekler ışığında; Parti-Cephe hareketi olarak bu yolda mücadeleye kararlı, bütün İşçileri, Köylüleri, Öğrencileri ve emekçi halkımızı,devrime, savaşa ve zafere çağırıyoruz.
KIZILDERE SON DEĞİL SAVAŞ SÜRÜYOR!
YA ÖZGÜR VATAN YA ÖLÜM!
29 Mart 2016
THKP-C/MLSPB