Tarihsel zincirin haldeki halkası “DÖRTLER’in Kararı” Kazanacağız!

0 2.639
image_pdf

12 Eylül sonrası sağcı ve statükocu çizgisini aldattığı militanlara dayatan, ikiyüzlüleşmiş “Biz eskileriz, biz biliriz” diyen ve gece-gündüz silahlı mücadele, gerilla savaşı çığlıkları atarak hep “Üst perdeden atıp, tutan” sol ve devrimcilerin büyük bir bölümü 91 sonrası siyasi irticanın merkezi olan emperyalist metropollere yerleşmiş, kimileri ise ülke içinde kalmakla birlikte AB’nin fonladığı solcu ve devrimci pozisyonuna düşmüştür. Proleter devrimci yoldaşlığın dışında sağcı ideolojilerini “ahbap-çavuşlar birliği” temelinde örgütleyenlere karşı “bölücülük” konusunda netleşmiş “biz mahalleliler” ise 21 Mayıs 2009 tarihinde Belgrad ormanın’da MLSPB/DEVRİM CEPHESİ olarak politik-pratik adımlarımızı militan temelde şekillendirme kararını vermiştik.

Elbette ileri atılan her tarihsel adım gibi eskinin ve statükonun suçlamalarına, iftiralarına hatta hinliklerine maruz kalmıştık. 2009’da emperyalist teşekkül IMF karşıtı protestolarda ve 2013 Gezi direnişinde bir gençlik gurubu olarak militanca tavrımız ile dost-düşman bütün herkesin dikkatlerini üzerimize çekmiştik. 2014 Kobane direnişi esnasında ise sergilediğimiz atak ve savaşçı tavrı ile Kürt yoksul halkının kalbinde hak ettiği yeri Mahir ARPAÇAY ve Alper ÇAKAS yoldaş sahsında edinmiştir. Ve böylece 2016 tarihinde Muhammed ARSLAN yoldaş ile THKP-C/MLSPB olarak Türkiye’deki marksist hareketin tarihi zincirinin haldeki halkası ve devamı olmuştur.

2018 tarihinde ise Anglo-siyonist ittifakın tetikçisi T.C. ve NATO ordusunun Afrin’e yönelik saldırı ve işgali ile M. Zeki YUMURTACI silahlı propaganda birliğinde yer alan Ramazan GÜLEKEN yoldaş, bağımsızlık yanlısı olduğunu iddia eden şovenist ve ulusalcı sol ve devrimci görünümlü ikiyüzlü çevrelere gerçek anti emperyalistliğin kıstasını göstermiştir.

Her kritik gelişme ve olay sonrası ise hep pusuda bekleyen sağcı ve statükocu ideoloji avuçlarını ovuşturarak “ha bu sefer bittiler” “artık bellerini doğrultamazlar” heveslerine kapıldılar. Ancak şehitlerimizin bizde şekillendirdiği inanç, irade ve kararlılık ile her defasında hevesleri kursaklarında kaldı.

Türk ve Kürt yoksul emekçi halklarımız emperyalizmin ve faşizmin her saldırısı sonrası şehitlerimizi bağrına bastı, sahiplendi. Çünkü şehitlerimiz emekçi halklarımızın adalet, özgürlük ve bağımsızlık taleplerinin ve özlemlerinin taşıyıcısıydılar. Bizlerde tarihsel zincirin haldeki halkası DÖRTLERİMİZ Fırat YILDIRIM, Muhammed TİRİL, Umut ÖZSEPET ve Fırat ÇAPLIK’ın  kararı ile yoksul halklarımıza bir kez daha söz veriyoruz. Kazanacağız, Mutlaka Kazanacağız!

THKP-C/MLSPB

16 Eylül 2020


image_pdf
You might also like